Kadınlarda En Sık Görülen 5 Hastalık ve Çözümleri

Kadınlarda görülen rahatsızlıklar önemsenmediğinde veya tedavi edilmediğinde geri dönülemez sonuçlar doğabiliyor. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutlayan İstanbul Okan Hastanesi’nden Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Eray Çalışkan kadınlarda en sık görülen hastalıklar ve çözümlerine dikkat çekiyor.

Kadınlar hayatları boyunca sık sık jinekolojik hastalıklarla karşılaşıyor. Kadınlarda görülen hastalıklarda erken dönemde yapılan teşhis, rutin kontroller, yaşam kalitesini ve süresini artırdığı için büyük önem taşır. Kadınlarda meydana gelecek büyük hastalıkları önlemenin önemine vurgu yapan Çalışkan “ Kadınların her zaman yaşadığı günlük problemler ciddi kadın hastalıklarının habercisi olabilir. Bu nedenle kadınlara düzenli jinekolojik muayene öneriyoruz” diyor. Uzmanlar kadınların yaşamları boyunca sıkça karşılaşacakları jinekolojik hastalıkları en aza indirmek ve yaşam kalitesini artırmak için tavsiyelerde bulunuyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Eray Çalışkan konu hakkında kadınlarda en sık görülen hastalıkları ve kadınların yaşamını kolaylaştıracak bilgiler verdi.

Vajinal Akıntı

“Vajinal akıntı oldukça doğal olan her kadında görülen akıntılardır. Bu akıntılar şeffaf ve kokusuzdur. Kadınlarda en sık karşılaşılan jinekolojik problemlerden biri anormal vajinal akıntılardır. Vajinanın normal bakteri dengesindeki değişiklik vajinanın akıntının koku, renk veya kıvamını değiştirebilir” diye söyleyen Çalışkan bu problemleri önlemek için tavsiyelerde bulundu:

  • Vajina için kokulu ürünler kullanılmamalı,
  • Pamuklu iç çamaşırı tercih edilmeli ve aşırı sıkı kıyafetler tercih edilmemeli,
  • Cinsel partner sayısı azaltılmalı,
  • Tuvalet temizliği önden arkaya doğru yapılmalı,
  • Gereksiz antibiyotik kullanılmamalı.

Adet Düzensizliği

Prof. Dr. Çalışkan adet düzensizliği ile ilgili, “Normal adet döngüsündeki bozulmalara adet düzensizliği denir. Adet döngüsünün 21 günden kısa veya 35 günden uzun olması, kanamanın 6 günden uzun sürmesi normal kabul edilemez. Bu durum adet düzensizliği olarak nitelendirilir. Adet düzensizliklerinin büyük bir kısmı hormonal olsa da kistler, miyomlar gibi faktörlere bağlı olarak karşımıza çıkabilir. Depresyon, stres, mevsimsel ve çevresel değişiklikler, aşırı kilo alımı, ani kilo kaybı gibi faktörlerde adet düzensizliğine neden olabilir. Çalışkan Adet düzensizliğine iyi gelen şeyler ile ilgili, “Spor ve egzersiz yapmak, uygun vücut ağırlığında olmak, yeterli gün ışığı almak ve adet düzensizliğine iyi gelebilecek Mg, D vitamini almak gelebilir” dedi.

Polikistik Over Sendromu

Polikistik Over Sendromunun genetik kökenli olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Çalışkan “Doğurganlığı olumsuz yönde etkileyerek hastalıkların oluşumuna yer hazırlayan, üreme çağındaki kadınlarda çokça görülen hormonal bozukluklardan biridir. Polikistik Over Sendromu olan kadınlarda yumurtanın olgunlaşması için gerekli hormon üretilmez ve yumurtaların hiçbiri olgunlaşıp çatlayamadığı için yumurtlama gerçekleşemez. Bu durumda adet düzensizliğine ya da hiç adet olmamaya sebep olur” dedi. Tedavi olarak önerilerde bulunan Çalışkan “Sağlıklı beslenme ve egzersiz ile ideal kiloda kalınmalıdır. Myoinositol, D vitamini desteği alınabilir. Şekerli ve işlenmiş gıdalardan uzak durulmalıdır. Tahıllı ürünler, meyve, sebze, yağsız et tüketilmesi, kan şekerinin düşük seviyelerde tutulması için gerekli desteğin alınması gerekir “ diye ekledi.

İdrar Kaçırma

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Eray Çalışkan “30 yaş sonrasında görülmeye başlanan ve artan idrar kaçırma; koku, hijyen gibi sebepler nedeniyle kadınların kendini sosyal yaşamdan kısıtlamasına yol açan önemli bir sorundur. İdrar kaçırma sorunu kalıtsal kolajen doku bozukluğuna bağlı olarak yaşanabilmektedir. Çok doğum yapma, sigara kullanımı, obezite, iri bebek doğurma, zor doğum hikayesi, kalça kaslarını egzersiz ile geliştirme me gibi risk faktörleri bulunmaktadır ve bu risk faktörlerinin varlığında daha erken yaşlarda görülmektedir” dedi.  Ayrıca Çalışkan, idrar kaçırmanın tedavisi olarak hastanın profilinin incelenmesi gerektiğini ve duruma göre tedavi yönteminin belirleneceğini belirtti.

Kasık ve Bel Bölgesi Ağrıları

Kasık ve bel ağrısı kadınlarda en önemli yakınmalardan biri olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Çalışkan “Kasık ağrıları bazen kadınların günlük yaşantılarını etkileyecek derecede ağır olabilir. Kasık ve bel ağrısı üreme organlarından kaynaklanabilir, idrar yolları, sindirim veya iskelet sisteminden kaynaklanabilir. Tedavi, ağrıya göre değişebilir. Ultrason ve laparoskopi yöntemi ile ağrının sebebi teşhis edilmeye çalışılır. Nedeni saptanamayan ağrılarda ağrı kesicilere başvurulabilir. Hastalara psikolojik destek de yararlı olur” dedi.

“Bu gibi kadın hastalıkları önemsiz gibi görünse de tedavi edilmediğinde çok ciddi sonuçlara neden olabilir” diyen Çalışkan, bu nedenle kadınların jinekolog kontrolünde düzenli olarak muayene olmalarının önemine dikkat çekti.

İlginizi çekebilir

Ruhsatlandırma Birimi, Hastaların Yenilikçi İlaçlarla Buluşmasında Kritik Bir Rol Üstleniyor

AstraZeneca Türkiye Ruhsatlandırma ve Pazar Erişim Direktörü Görkem Saka ile Türkiye’de ilaçların ruhsatlandırma süreçleri, AstraZeneca Ruhsatlandırma Birimi’nin faaliyetleri ve yenilikçi ilaçların hastaların hizmetine sunulmasındaki rolüne ilişkin bir sohbet gerçekleştirdik.