Novo Nordisk Türkiye, Bir Kez Daha ‘En İyi İşveren’ Seçildi

Danimarka merkezli global sağlık şirketi Novo Nordisk, Great Place to Work® Enstitüsü tarafından Türkiye’de bir kez daha ‘En İyi İşveren’ seçilerek, genel sıralamada 4. sıraya yükseldi.

Dünyanın en büyük vakfı Novo Nordisk Vakfı tarafından yönetilen ve 80 ülkede 64 bin çalışanıyla faaliyet gösteren Novo Nordisk, Türkiye’de geleceğe yön veren tedavileriyle, diyabet, obezite ve nadir hastalıklar ile yaşayan bireylerin hayatlarını iyileştirmek için çalışmalarını sürdürüyor. Novo Nordisk Türkiye, En İyi İşverenler listesinde önceki yıllara göre üst sıralara yükselerek genel sıralamada 4. sırada yer aldı.  

100 yıllık bir geçmişe ve köklü bir kültüre sahip Novo Nordisk’de çalışanların şirketin değerleri olarak benimsediği ‘’Novo Nordisk Tarzı’’ doğrultusunda, açık iletişim ve geri bildirim kültürünün önceliklendirildiğini belirten Novo Nordisk Türkiye İnsan Kaynakları Kıdemli Direktörü Selim Necdet Ortega Kızıler, bu prensiplerin bir sonucu olarak potansiyllerini sürekli gelişim ile gerçekleştirdikleri, kapsayıcılık ve çeşitliliği destekleyen işveren yaklaşımıyla sektörde fark yarattıklarının altını çiziyor. İş-yaşam dengesini ön plana çıkaran, çalışanların hem mental hem de fiziksel sağlıklarını destekleyen İK uygulamaları ile çalışanların gelişimini destekleyen ve liderlik yolunda inisiyatif veren bir işveren olduklarını sözlerine ekleyen Kızıler, “Novo Nordisk insan hayatını iyileştirmek için adanmış çalışanları ile güçlü. Biz de çalışanlarımıza Türkiye’de ve yurtdışında hayat değiştiren kariyerlere sahip olmaları için potansiyellerini gerçekleştirmelerini destekliyoruz. Çalışma kültürümüzde, çalışanlarımızın sürekli daha iyisini yapmak için ‘cesur’ ve ‘meraklı’ olmasını, hedeflerimize ulaşmak için denemekten vazgeçmemeyi, pozisyonlardan bağımsız ‘beraber çalışmayı’ ve iş yapışın merkezine inovasyonu almayı önceliklendiyoruz” dedi. Kızıler, tüm bunların bir sonucu olarak İnsan Kaynakları alanında saygın bir kurum olan Great Place to Work® Enstitüsü tarafından bir kez daha ‘En İyi İşveren’ seçilmenin mutluluğunu yaşadıklarını dile getirdi.

İlginizi çekebilir

Yeni Tedavilerle Sedef Hastalığında Aylarca Döküntüsüz Kalmak Mümkün!

Sedef hastalığının dünya genelinde ve ülkemizdeki görülme sıklığı oldukça değişken olmakla birlikte, genellikle yüzde 1-3 arasında olduğu bilinmektedir. Sedef hastalığı genellikle erişkinlerde görülür ve kadınlar ile erkekler arasında eşit sıklıkta ortaya çıkar. Hastalığın ilk teşhis alınan yaş ortalaması genellikle 15 ile 35 yaş arasındadır. Sedef hastalığı genetik faktörlerden de etkilenmektedir; ebeveynlerinde sedef olan bireylerde hastalık riski daha yüksektir. Ancak genetik kadar epigenetik dediğimiz diyetten sigara dahil alışkanlıklara stres yönetiminden enfeksiyonlar ve ilaçlara kadar birçok faktör hastalığın ortaya çıkışında rol alabilir.