Dijital Dönüşüm Kabusunuz Olmasın!

Bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişmeler, şirketlerin dijital dönüşüme ayak uydurma hızını artırıyor. Dijitalleşme ile birlikte KOBİ’lerin, hizmetlerini online kanallarda güçlendirdiğini ancak siber güvenlik konusuna yeterli hassasiyeti gösteremediğini belirten Komtera Teknoloji Kanal Satış Direktörü Gürsel Tursun, web site güvenliğini sağlamak isteyen KOBİ’ler için 7 öneride bulunuyor.

Gelişen teknoloji ve artan internet kullanımı, KOBİ’lerin dijital dönüşümünü destekliyor. Bununla birlikte hizmetlerini daha geniş alana yaymak isteyen KOBİ’ler web sitesi ve mobil uygulamalar yoluyla çevrim içi varlığını artırırken, siber güvenlik önlemlerini tamamlamayı unutabiliyor. Dijital dönüşümün şirketlere büyüme için yeni fırsatlar sunduğunu ancak beraberinde güçlü siber saldırı risklerini de getirdiğini aktaran Komtera Teknoloji Kanal Satış Direktörü Gürsel Tursun, web sitesi saldırılarına karşı alınabilecek 7 etkili siber güvenlik önlemini sıralıyor.

 1. Risk durumunuzu gözden geçirin. KOBİ’lerin, olası risk durumlarını değerlendirmesi gerekmektedir. Bu durum, ortamlarını değerlendirmek ve sitelerinin çalışması için gereken programların ve eklentilerin bir envanterini çıkarmak anlamına gelir. Bir e-ticaret sitesine sahiplerse yapılan alışverişlerin güvenliği gibi gerekli soruların cevaplarının bulunması ve site eklentilerinin değerlendirilmesi önemlidir.

 2. SSL sertifikasına sahip olun ve kontrol edin. Bir site ziyaretçisinden sitenize aktarılan verileri şifreleyen SSL sertifikası, başta e-ticaret yapan siteler olmak üzere birçok siteyi güvenli kılmaya yardımcı olmaktadır. Birçok KOBİ, SSL sertifikasının sitelerine kurduktan sonra tamamen güvenli olduğunu düşünse de SSL sertifikalarının, güvenlik yolculuğunun ilk adımı olduğunun altını çizmek gerekiyor.

3. Web sitenize WAF, IDS ve IPS ekleyin. Web uygulamaları güvenlik duvarı (WAF) ile saldırı tespit ve önleme sistemi (IDS / IPS), tüm güvenli web sitelerinde bulunan teknolojileri içermektedir. WAF hem kötü trafiği siteden uzaklaştırabilir hem de yük dengeleyici işlevi görerek sitenin tepki süresinin daha iyi olmasına yardımcı olur. Ayrıca çoğu WAF, özelleştirilebilir kurallarla birlikte geldiği için istenmeyen noktalardan gelecek olan site trafiğini de engelleyebilmektedir. Yeni nesil güvenlik duvarının bir parçası olan IDS ve IPS ise web sitesi trafiğinin tüm bölümlerini inceleyerek, hedef uygulamadan yararlanmayı amaçlayan hatalı biçimlendirilmiş verileri bulmaya çalışmaktadır. KOBİ’lerin kötü amaçlı yazılımlardan korunması için bu teknolojilere sitelerinde yer vermesi etkili adımlardan biri olacaktır.

4. Tarama ve yamalama özelliklerini değerlendirin. Site üzerinde çalışan tüm yazılım programlarını ve eklentileri düzeltmek çok önemlidir. Ancak, bunları manuel olarak yapmaya çalışmak ciddi bir zaman kaybına neden olabilir. KOBİ’lerin, sitelerindeki kötü amaçlı yazılımları tespit etmek ve kaldırmak için otomatik bir tarama özelliğine sahip olması gerekmektedir. Eski yamalara sahip olan KOBİ’lerin site yamalarını da güncel tutması ve kötü amaçlı yazılımlara karşı güvende olduğunu bilmesi ayrıca önemlidir.

5. Sitenizin yedeklemesini yapın. Yedekleme, birçok KOBİ’nin hala ilgilenmediği bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Özellikle e-ticaret sitelerinde KOBİ’ler için site dışında yedeklemenin, siteye bağlı olmaması önemlidir. Site, fidye yazılımı saldırısı ile karşı karşıya kaldığında kaybedilecek çok şeyin olduğu unutulmamalıdır. KOBİ’lerin işlemlerini hızlı bir şekilde geri yükleyebilmeleri için site yedeklemelerini yapmak gerekir.

6. Seyahatlerde VPN kullanmayı unutmayın. Çoğu KOBİ sahibi, iş seyahati sırasında sitelerini güvenli bir şekilde güncellemek istemektedir. Ancak, bir havaalanında veya kafede halka açık Wi-Fi kullanırken, KOBİ’lerin sitelerinde asla finansal işlemler yapmaması veya hassas verilerini iletmemesi gerekir. Bundan dolayı VPN kullanarak yönetimsel güncelleştirmeleri yapabileceklerini ve işlemleri güvenli bir şekilde çalıştırabileceklerini unutmamalılar.

7. Sitenizde çift faktörlü kimlik doğrulamayı etkinleştirin. KOBİ’ler siber saldırılar karşısında site verilerini kaybetmemek için kullanıcılarının hesaplarını korumalıdır. Bunun için kullanıcı hesaplarına çift faktörlü kimlik doğrulama mekanizmasını uygulamaları gerekir. Kullanılan bu sistem ile kullanıcı hesaplarını güvence altına alırken, verilerin hackerler tarafından kullanılması engellenebilir.

İlginizi çekebilir

Atabay İlaç ve Kimya 85’inci Yılında Yerli İlaç Üretiminde Öncü Rolünü Sürdürüyor

İlaç üretimini vatani bir görev olarak üstlenen Atabay İlaç ve Kimya 85 yıldır, ihtiyaç duyan her haneye girebilecek ilaçlar geliştirerek Türkiye’yi ilaç açısından bağımsız kılmak hedefiyle çalışıyor. Atabay, yerli ilaç üretimini ileriye taşıma yolundaki faaliyetlerine büyük bir motivasyonla devam ediyor. Türkiye’nin en köklü ilaç üreticilerinden biri olan Atabay İlaç ve Kimya 85 yaşında. Atabay İlaç ve Kimya, 1939 yılından bu yana “geçmişten geleceğe sağlık” bilinci ile uçtan-uca yerli üretime odaklanıyor, halk sağlığı için çalışıyor. İlaç etkin maddeleri üretiminde yüzde 95’e ulaşan oranlarda yurt dışına bağımlı olan ülkemizde yüzde 100 yerli ilaç geliştirmeyi hedefleyen Atabay, yenilikçi projelerle sektörde fark yaratıyor. Atabay’ın Türkiye’nin en önemli ilaç etkin maddesi ve ilaç üreticilerinden biri olduğunu belirten Atabay İlaç ve Kimya Yönetim Kurulu Başkanı Zeynep Atabay Taşkent, “Eczacısı, hekimi, hemşiresi, ilaç üreticisi, kalite kontrol laborantı, kalite güvence uzmanı, Ar-Ge uzmanı, teknikerler, teknisyenler, hep beraber sağlıklı toplum konusunda sorumluluk alıyoruz. Atabay’da her nesil el birliğiyle halkımızın sağlığı için çalışıyor. Hedefimiz ülkemizde teknolojik know-how geliştirerek etkin madde üretim başarılarımızı birçok alana yaymak ve yerli ilaç üretimini ileriye taşıyarak, ilaçta dışa bağımlılığı azaltmak. Bu alandaki faaliyetlerimizi ve Ar-Ge çalışmalarımızı sürekli ileriye taşıyoruz. Bizden sonra gelecek nesillerin de şirketimizin değer ve hedeflerini daha da ileriye taşıyacağına inanıyoruz” dedi. Halk sağlığı için gerekli ilaçların sürekli bulunabilirliğini sağlıyor Atabay İlaç ve Kimya küçük molekül, bitkisel ve biyoteknolojik ilaç etkin maddeler (API) ve müstahzar ilaç konusunda Ar-Ge çalışmaları yürüten, ilaç ve aşı geliştirmek için hekimler, eczacılar, start-up’lar ve üniversitelerle iş birliği yapan, uçtan uca ilaç geliştirme değer zincirine liderlik ederek halk sağlığı için gerekli ilaçların sürekli olarak bulunabilirliğini sağlayan üçüncü nesil bir aile şirketi. İnsan sağlığını ve tabiatın korunmasını temel alan Atabay, halkın ihtiyacı olan ilaçları geliştiriyor ve ekonomik bir şekilde üretiyor. Bu işi vatani görev olarak gördüklerini dile getiren Zeynep Atabay Taşkent, “Parasetamol, Oseltamivir, Asetilsisteyn ham maddelerinin geriye dönük entegrasyonu ve zamanla geliştirilen iyi sentez yöntemi sayesinde bu ürünlerde Avrupa ve yakın coğrafyadaki tek üretici konumundayız. Bu ham maddeleri 67 ülkeye ulaştırıyoruz. Biyoteknolojik ilaç ve aşı geliştirmede Türkiye’de Ar-Ge yatırımı yapan ve insan kaynağı yetiştiren öncü firmalar arasındayız. İhtiyaç duyan her haneye girebilecek ilaçlar geliştirerek, Türkiye’yi ilaç açısından bağımsız kılmak hedefiyle çalışıyoruz” diye konuştu. “Kârımızı üretim tesisi, ürün geliştirme ve Ar-Ge için ayırıyoruz” Zeynep Atabay Taşkent sözlerine şöyle devam etti: “İlaç geliştirme sürecine uçtan uca yatırım yapıyoruz. Kârımızı üretim tesisi, ürün geliştirme ve Ar-Ge için ayırıyoruz. Yerli ilaç etkin maddesi üretim kapasitemizi arttırmak üzere Teknoloji Odaklı Sanayi Hamle Programı’nda proje yürütüyoruz. 2019 senesinde Acıbadem Ar-Ge Tesisimiz için ve 2022’de ise Gebze Ar-Ge Tesisi için T.C. Teknoloji ve Sanayi Bakanlığı’ndan akreditasyon aldık. İkinci Ar-Ge merkezimizde küçük molekül, biyoteknoloji, aşı ve Geleneksel Bitkisel Tıbbı Ürün (GBTÜ) üzerine yeni ilaç etkin maddeleri (API) geliştiriyoruz. Pandemi döneminde Covid-19’a karşı mücadelede geliştirdiğimiz ilaç, aşı ve Ar-Ge yatırımlarıyla 2020 senesinde ‘Turkish Time Ar-Ge 250’ sıralamasında 75’inci sırada yer alarak zor dönemlerde de halkın ihtiyacı olan ilaçları karşılamak üzere çıktığımız yolda, kararlılığımızı bir kere daha göstermiş olduk.” İSO’nun en büyük ilaç firmaları arasında 6’ncı sırada İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO), “Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Araştırması”nda en büyük ilaç firmaları arasında 6’ncı sırada yer alan Atabay, tüm tesislerinde Sağlık Bakanlığı tarafından GMP (İyi Üretim Uygulamaları) onayına sahip. 150’nin üzerinde beşeri, tarım ve veteriner ilaç etkin maddesine imza atan Atabay, tesislerindeki özel antibiyotik, şurup, steril üretim, toz dolum, tablet ve kapsül hatlarıyla yaklaşık 300 milyon kutu kapasitesine ulaşarak, ülkemizde iç piyasaya en fazla üretim yapan tesisler arasında yer alıyor. Atabay Biyoteknoloji, ülkemizde aşı üretim iznine sahip T.C. Sağlık Bakanlığı’ndan GMP onayı almış 5 tesisten ve mikrobiyal biyobenzer üretim iznine sahip 3 tesisten biri. TÜBİTAK destekli İzmir Biyotıp ve Genom Merkezi (IBG) tarafından Covid-19 pandemisi için geliştirilen ve bir platform aşı teknolojisi olma açısından çok kritik olan ‘Rekombinant Protein RBD Subunit Aşısı’, GMP onaylı Atabay Biyoteknoloji Tesisi’nde klinik çalışmalar için üretiliyor. Türkiye’nin 10 üniversitesi ile kamu-üniversite-sanayi iş birliği projeleri geliştiren Atabay, TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi ile stratejik Ar-Ge projeleri yürütüyor. Ayrıca üniversite Sanayi İş birliği Merkezi Platformu- ÜSİMP’e üyeliği sayesinde ülkemizdeki birçok Üniversite Teknoloji Transfer Ofisi ve Teknoparkı ile iş birliklerini güçlendiriyor. Yenilikçi ürün ve ihracat çalışmalarına hız kazandırdı Atabay İlaç ve Kimya, müstahzar ürün gamında Beta laktam antibiyotik, steril infüzyon, steril kullanıma hazır şırınga, tablet, toz dolum ve şurup tesislerinde hem yurt içine hem de yurt dışına üretim yapıyor. 2020 senesinde yapılan modernizasyon atılımı ile üretim tesisleri için EU GMP, Kanada GMP onaylarını alarak ihracat kapasitesini artıran Atabay, aynı zamanda T.C. Sanayi Teknoloji Bakanlığı Hamle Programı ile ilaç etkin madde (API) üretim tesisi modernleşmesi ve yenilikçi ürünlerin geliştirilmesi çalışmasını da hızlandırdı. Atabay, stratejik olarak gördüğü bu alanda; dünyada gelişebilecek doğal afet, ekonomik kriz ve politik durumlardan bağımsız bir şekilde ülkemizde ve yurt dışında ilaç ihtiyacını karşılayabilmeyi hedefliyor.