Yenilikçi ilaçlar geliştirmek üzere 2011 yılından bu yana Ar-Ge faaliyetlerini sürdüren Centurion İlaç, geliştirdiği ürünleri üretmek üzere 2018’de Ankara’da kurulan Avrupa standartlarındaki üretim tesisinde biyolojik, steril likit ve liyofilize ürünlerin üretimini sürdürüyor. Centurion İlaç’ın Teknoloji Transfer Koordinatörü Adem Şahin, firmanın Ar-Ge çalışmaları ve üretim süreçlerine ilişkin bilgi verdi.
Centurion İlaç’ın Ar-Ge’ye verdiği önem ve bu alandaki çalışmalarından söz eder misiniz?
2011 yılında başladığımız Ar-Ge faaliyetlerimizi 2021 yılından beri Centurion İlaç Ar-Ge Merkezi bünyesinde sürdürüyoruz. Geçmiş yıllarda hâkim olan ilaç geliştirme süreçlerinin sadece global firmalar tarafından gerçekleştirilebileceği düşüncesini değiştirerek, firmamızın yenilikçi firmalar arasında yerini alması için projeleri yürütüyor ve elde ettiğimiz yenilikçi yaklaşımları hayata geçiriyoruz.
Bu kapsamda Türkiye Cumhuriyeti Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın Hamle Projesi ile desteklediği ve katma değeri yüksek peptit yapılı ilaç etken maddelerini üreterek dışa bağımlılığımızı azaltacak önemli bir projemizi yürütüyoruz. Böylece ülkemizde yeni ilaç olarak değerlendirilebilecek projelerin de hayata geçmesini sağlamak amacıyla akademisyenlerimiz ile ortak çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Kamusal sağlık sistemimizin dışa bağımlı olduğu enjeksiyon destek sistemlerini Türkiye’de tasarlamamız ve üretmemiz ile dünyadaki sayılı kurumlar arasında yerimizi aldık. Bu alanda fikri haklarımızın korunması çalışmalarına devam ediyoruz.
İlaç üretim proseslerinde yüksek risk olan üretim ekipmanlarından safsızlık bulaşması konusunda, bu safsızlıkların kontrolüne yönelik analiz laboratuvarını kuran ilk özel ilaç üreticisiyiz. İlaç geliştirme çalışmalarımızda hâlihazırda uzman olduğumuz formülasyon geliştirme ve ticari ölçekte üretme proseslerine, hücrelerle gerçekleştirilen çalışmaları, klinik araştırma yürütme becerilerimizi de ekledik ve Sağlık Bakanlığımız tarafından ‘Biyolojik Ürün Üretme’ yetkinliğimiz onaylandı. Tüm bu özelliklerimiz, etken madde üretiminden hastaya kullanıma kadar gerekli tüm basamaklarda yenilikçi ve yetkin bir Ar-Ge Merkezi olduğumuzu gösteriyor.
Gerçekleştirdiğiniz Ar-Ge faaliyetleriniz sonucu elde edilen ürünleri, hastaların kullanabileceği ilaçlara dönüştürmek için yürüttüğünüz çalışmalar hakkında bilgi verebilir misiniz?
2011 yılında başlattığımız Ar-Ge projelerimizin sonucunda geliştirdiğimiz ve geliştireceğimiz ürünleri üretmek için tamamı yerli sermayeli 25.000 m2 toplam alana sahip fabrikamızı 2018 yılında Ankara’da devreye aldık. Geçen süre içerisinde; Avrupa İyi Üretim Uygulamaları sertifikası da alarak Avrupa standartlarında ilaç üretilen bir tesis olduğunu kanıtladı ve Avrupa’ya ihracatın önü açıldı. Tesisimizde biyolojik, steril likit ve liyofilize ürünlerin üretimini sürdürürken, yerli aşı üretimi için de tüm planlarımızı tamamladık.
Üretim süreçlerinde karbon ve su ayak izimizi azaltmak, nötr karbon seviyesine ulaşmak için hedeflerimizi oluşturduk. Bu kapsamda tükettiğimizden daha fazla elektriği güneşten elde edebilir hale geldik. Azot ihtiyacımızı, fosil yakıt enerjileri yerine yenilenebilir güneş enerjisinden üretmeye ve atık suyu arıtıp tekrar kullanılabilir hale getirmek için çalışmalara başladık. Gerçekleşen, devam eden ve yeni başlayacak projelerimiz ile çalışana, çevreye ve doğaya saygılı, sürdürülebilir prosesler gerçekleştirmekten gurur duyuyoruz.